SARS
Şiddetli akut solunum yolu sendromu (İngilizce: severe acute respiratory syndrome, kısaca SARS), insanları etkileyen, şiddetli akut solunum yolu sendromu koronavirüsünün (SARS-CoV) neden olduğu solunum yolu sendromudur. Kasım 2002 ve Temmuz 2003 tarihleri arasında Hong Kong’da başlayan SARS salgını neredeyse pandemik hale gelmiş ve dünya çapında 8422 vaka ve 916 ölüm görülmüştür. Dünya Sağlık Örgütü ölüm oranını %10,9 olarak açıklamıştır. Haftalar içinde SARS erkeni 2003 yılının başlarında Hong Kong’dan 37 ülkede yayılmıştır.
Bugün itibarıyla, 2003 yılı Haziran ayında görülen son enfekte insan vakası (2004 yılında laboratuvar kaynaklı bir enfeksiyon durumu göz ardı edilirse) ile SARS yayılması tamamen önlenmiştir. Ancak, SARS hastalığının (çiçek hastalığı aksine) eradike edildiği iddia edilmemektedir. Bazı hayvan populasyonlarında hala doğal ana rezervuar olarak mevcut olabileceği ve gelecekte insan nüfusunun içine tekrar dönebileceği düşünülmektedir.
DSÖ’nün bildirdiğine göre SARS hastalığının fatalite hızı; 24 yaş ve daha gençlerde %1 altında, 25 – 44 yaş arası %6, 45 – 64 yaş arası %15, 65 yaş ve üzerinde %50 olarak görülmektedir. Karşılaştırma için, İnfluenza’dan ölüm hızı yaklaşık %0,6 (özellikle yaşlılarda) dolaylarındadır. Ancak yeni suşların şiddetli salgınları durumunda % 33 gibi yüksek değerlere de çıkabilir. SARS hastalığı 2016 yılında sadece Ukrayna’da 319 kişinin yaşamını yitirmesine sebep oldu.

Belirti ve Bulgular
İlk belirtiler grip benzeri hastalık şeklinde görülür ve şunları içerebilir: ateş, miyalji, letarji gibi belirtiler; öksürük, boğaz ağrısı ve diğer nonspesifik semptomlar. Tüm hastalar için ortak tek belirti ise 38 ° C (100.4 ° F) üstünde bir ateş gibi görünmektedir. Nefes darlığı daha sonra ortaya çıkabilir. Hastalık ilk aşamada soğuk algınlığı gibi belirtiler verir ama daha sonra gribi andırır.
Korunma Yolları
- Yemek araç-gereçlerini SARS virüsüne sahip olan kişilerle ortak kullanmamak.
- Virüs’ün etkili olduğu ülkelere olan seyahatleri ertelemek.
- SARS virüsüne sahip hastalarla birlikte yatmamak.
- Çevresinde SARS virüsüne sahip hastalar olan kişilerin, sık sık ellerini yıkaması.
- Alkol özellikli temizleyiciler kullanmak
İleri Okuma
2002-2003’te SARS’tan etkilenen ülkeler ve ölümler
- Alan DL Sihoe; Randolph HL Wong; Alex TH Lee; ve diğerleri. (Jun 2004). “Severe acute respiratory syndrome complicated by spontaneous pneumothorax”. Chest. 125 (6), s. 2345–51.

Teoriler
SARS virüsünün biyolojik bir silah olarak laboratuvarda tasarlandığı konusunda bir takım teoriler gündeme gelmiştir. Rus ilaç akademisi üyesi Sergei Kolesnikov “Bu virüs sadece laboratuvarda üretilebilir, belki de üretim aşamasında dışarı sızdırılmıştır” demiştir.
MERS
MERS (Middle East respiratory syndrome) ya da ODSS (Orta Doğu solunum sendromu) bir koronavirüs enfeksiyonudur. Bu hastalığa sebep olan virüs MERS-CoV’dır. Bu virüsün bulaştığı hastaların yaklaşık olarak yüzde 35-40’ı hayatını kaybetmektedir. Bazı bünyeler hastalığı hafif belirtilerle atlatabilir. Hastalıktan kurtulanların virüsü bulaştırma riski yoktur.

Tarihçe ve Coğrafi Dağılım
İlk olarak 2012 yılında Suudi Arabistan’da tespit edilmiştir. Türkiye’de MERS sebebiyle ilk ölüm vakası ise 2014 yılının Ekim ayı içerisinde Suudi Arabistan’da çalışan Hatay ili nüfusuna kayıtlı olan bir kişinin Türkiye’ye dönüş yaptıktan sonra hayatını kaybetmesi olayıdır.
Belirti ve Bulgular
Virüsün bulaşmasından sonraki ilk 15 gün çok önemlidir. Çünkü belirtiler bu zaman zarfında ortaya çıkar ve virüs bu ilk 15 günlük sürede vücutta yayılım gösterir. Nefes darlığı, öksürük ve ateş hastalığın en önemli belirtileri arasındadır. Fakat bazı hastalarda bu belirtilerle birlikte balgam da görülebilir.
Korunma Yöntemleri
Su ve sabunla sık sık ellerin yıkanması, gözlere, ağza ve buruna dokunulmaması, hasta insanlarla yakın temastan kaçınılması genel tedbir yollarıdır. Cinsel yolla ve hava yoluyla bulaşma riski taşıdığı gibi özellikle dokunarak da bulaşma riski yüksek olduğundan dolayı hastalık şüphesi taşıyanların tenlerine, eşyalarına ya da hastaların temas ettikleri yerlere temas edildikten sonra, temas edilen uzuv ya da eşya çok iyi şekilde temizlenmelidir.
Bu hastalığa yakalanan kişi ise evde kalmalı, başkalarıyla yakın temastan kaçınmalı, hapşırırken ya da öksürürken ağzını ve burnunu kapamalı, eşya ve yüzeylere eldiven gibi koruyucu bir yöntemle temas etmelidir.
Beslenme ve Tedavi Yöntemleri
MERS ve SARS gibi ölümcül türlere yakalanan hastalar doktor gözetimi altında tedavi edilmelidir. Fakat ölümcül olmayan türleri taşıyan hastalar ağrı kesici ve ateş düşürücü ilaçlar kullanarak, su başta olmak üzere bol sıvı tüketebilir. Hastalık sürecinde boğaz ağrısı ve öksürüğe karşı aşırı olmamak kaydıyla sıcak ve nemli bir odada durulmalıdır.
Corona Virüs Enfeksiyonları
Üst solunum yolu enfeksiyonları ile benzer belirtiler gösterir. Bazı bünyeler hastalığı hafif semptomlarla atlatabileceği gibi bazı hastalar hayatlarını kaybedebilirler. Corona virüs enfeksiyonlarının MERS ve SARS gibi türleri ölümcül olabilir.
EBOLA
Ebola virüsü, insanlarda ve insandışı primatlarda viral hemorajik ateş şeklinde ciddi hastalık formlarına yol açan virüstür. Dünya Sağlık Örgütü tarafından 4. Risk Grubu Patojen olarak kabul edilmektedir.

Tipler
Tanımlanabilen beş Ebola virüsü vardır.
- Ebola Sudan
- Ebola Zaire
- Ebola Reston
- Ebola Bundibugyo
- Ebola Taï Forest
Çok tehlikeli bir virüstür. İshal, kanama, deri döküntüleri ve yüksek ateşe neden olur. Adını, Afrika’daki bir nehirden alır. Bulaşıcıdır. Kontrol altına alınmazsa salgınlar görülür. Ebola virüsü, ipliksi yapıda, yaklaşık 80 nm boyundadır. Genetik materyali RNA’dan oluşur.
Bulaşma
Hastaların (hayvanlar başlıca maymun ve meyve yarasaları) kan ve vücut sıvıları ile bulaşır. Hava yoluyla bulaşma tespit edilmemiştir.

Kaynak: https://www.wikipedi.org